Ticari Sözleşmelerde İncorporation

Photo of author

By Yıldız Hasbaltacı

Ticari sözleşmelerde “incorporation” terimi, bir sözleşme belgesinin içinde, başka bir belgenin veya şartın geçerli olacağını veya bu belgeyle birlikte sözleşmenin tamamlayıcı veya değiştirici hükümler içereceğini ifade eder. Buna “kaynağa atıf yapma” veya “başvuruda bulunma” da denir.

Bu tür bir “incorporation” örneği, ana ticari sözleşmeyi oluşturan bir belgenin, başka bir belge veya sözleşmeye atıfta bulunarak o belgedeki hükümleri kabul etmesidir. Genellikle, bir ticari sözleşme metninde, tarafların anlaşma sağladıkları ve üzerinde anlaştıkları şartların yanı sıra, başvurdukları diğer belge veya sözleşmelerin hükümlerine de yer verebilirler. Bu yöntem, ticari sözleşmelerde genellikle yaygın olan uzun ve karmaşık hükümleri kısaltmak veya tekrar etmek yerine, başka bir belgedeki detayları kullanmak için kullanılır. Özellikle, ticari sözleşmelerde, şirket politikaları, standart şartlar veya endüstriyel normlar gibi başka belgelere başvurmak yaygındır. Ancak, “incorporation” yöntemi kullanılırken dikkat edilmesi gereken önemli bir husus, başka bir belgeye atıf yapmanın ve o belgenin hükümlerini dahil etmenin, tarafların açık bir şekilde onayladığından ve bilgi sahibi olduğundan emin olmaktır. Aksi takdirde, sözleşme şartları net olmadığı için uyuşmazlıklar ve anlaşmazlıklar ortaya çıkabilir.

İncorporation ile İlgili Uyuşmazlık Çıktığında Ne Yapabiliriz?

Eğer bir ticari sözleşmede “incorporation” ile ilgili bir uyuşmazlık ortaya çıkarsa, taraflar arasında anlaşmazlığı çözmek için aşağıdaki adımlar atılabilir:

  1. Taraflar arasında doğrudan iletişim kurun: Tarafların bir araya gelerek sorunu doğrudan konuşmaları ve anlaşmazlığı çözmeye çalışmalarıdır. Sorunun neden kaynaklandığını ve her tarafın beklentilerini açıkça anlamak, çözüm sürecine başlamak için önemlidir.
  2. Sözleşme belgesini tekrar gözden geçirin: İncorporation ile ilgili uyuşmazlığın çözümü, sözleşme belgesinin kendisini yeniden incelenmesini ve tarafların üzerinde anlaştığı ve kabul ettiği şartların belirlenmesini gerektirebilir. Taraflar, sözleşmenin hangi bölümünde veya maddesinde “incorporation” olduğunu ve ilgili belgenin nasıl dahil edildiğini kontrol etmelidir.
  3. Hukuki danışmanlık alın: Uyuşmazlığın karmaşık olduğu durumlarda, taraflar hukuki danışmanlık alarak haklarını ve yükümlülüklerini netleştirebilirler. Bir avukat, uyuşmazlığı çözme ve sözleşme hükümlerine uygun bir çözüm bulma konusunda yardımcı olabilir. Sitemizdeki yazılarımızdan da anlayabileceğiniz üzere uzmanlık alanlarımız arasında uluslararası sözleşmelerde bulunmaktadır, uzmanlık desteği alarak oluşturacağınız sözleşmeler; sözleşme süreci ve uyuşmazlık sürecinde sizi kurtarır.
  4. Alternatif çözüm yollarını araştırın: Tarafların anlaşmazlığı mahkemeye taşımak yerine alternatif çözüm yollarını araştırması da mümkündür. Arabuluculuk veya tahkim gibi yöntemler, daha hızlı ve maliyet etkin çözümler sunabilir.
  5. Tarafların anlaşması: Uyuşmazlığın çözümü için, tarafların birbirleriyle anlaşmaları ve ortak bir çözüm bulmaları en ideal yaklaşımdır. Müzakere ve uzlaşma yoluyla taraflar, sorunu karşılıklı tatmin edici bir şekilde çözebilirler.
  6. Sözleşmenin revize edilmesi: İncorporation ile ilgili uyuşmazlık, belki de sözleşmenin belirli hükümlerinin netleştirilmesini veya değiştirilmesini gerektiriyorsa, taraflar sözleşmeyi revize edebilirler. Bu durumda, sözleşmenin değiştirilen hali taraflar arasında yeniden onaylanmalıdır.
  7. Mahkemeye Başvuru: Eğer taraflar arasında uyuşmazlık çözüme ulaşamazsa ve sorun devam ederse, duruma göre mahkemeye başvurulabilir. Ancak, bu genellikle son çare olarak düşünülmelidir, çünkü mahkeme süreçleri daha uzun sürebilir ve daha yüksek maliyetli olabilir.

Ticari Sözleşmelerde İncorporation Örneği

Son olarak “incorporation” terimini bir örnekle açıklayacak olursak:

Tahkim yoluyla çözümlenen uluslararası bir ticari anlaşma üzerinden olabilir. Tahkim, taraflar arasında anlaşmazlık çıktığında anlaşmazlığı çözmek için bir hakem veya hakemler paneli tarafından yapılan bağımsız bir karar sürecidir. Taraflar, ticari sözleşmelerine tahkim maddesi ekleyerek, anlaşmazlıkları mahkemeye gitmek yerine tahkim yoluyla çözmeyi kabul ederler.

A Şirketi (ABD merkezli) ile B Şirketi (Çin merkezli) arasında uluslararası bir satış sözleşmesi düşünelim. Sözleşmelerinde, herhangi bir anlaşmazlık durumunda ICC (International Chamber of Commerce- Uluslararası Ticaret Odası) Tahkim Kuralları’na göre tahkim yapacaklarına dair bir hüküm eklediklerini varsayalım. Bu durumda, tarafların anlaşmazlık halinde ICC Tahkim Kuralları’na başvuracakları belirtilmiş olur. Taraflar arasında bir anlaşmazlık meydana geldiğinde, ICC Tahkim Kuralları uyarınca seçilen hakemler, delilleri değerlendirdikten sonra bağımsız bir karar verirler. Bu tahkim kararı, taraflar arasında nihai ve bağlayıcıdır ve mahkeme kararları gibi yasal bir geçerliliğe sahiptir.

Yorum yapın